Çocuklara Sınır Koymak
Bir çocuÄŸun kendini ailesi içinde güvende hissetmesi, istikrarlı bir ailede sevildiÄŸini, sayıldığını, anlaşıldığını hissetmesi psikolojik saÄŸlığı açısından olmazsa olmaz koÅŸullardandır. Bu sayede bir çocuk kendisini deÄŸerli, sevilmeye layık, yeterli biri gibi hissedebilmektedir. Bununla birlikte çocukların ihtiyacı olan diÄŸer bir durum ise aile içerisindeki gerçekçi sınırların varlığıdır. Nasıl ki bir kahvenin piÅŸebilmesi için cezveye ihtiyaç varsa, bir çocuÄŸun da büyüyüp sorumluluk alabilmesi, diÄŸer insanlara saygı gösterebilmesi, toplumla uyumlu olabilmesi ve geleceÄŸin saÄŸlıklı yetiÅŸkini olabilmesi için gerçekçi sınırlar gereklidir. Bu nedenle; anne baba tutumları çocuÄŸun özdenetim ve özdisiplinini ne ölçüde saÄŸlayacağının önemli belirleyicilerindendir. Sınırlar konusunda güçlük yaÅŸayan ailelerin çocukluklarında; baÅŸkalarına karşı sorumluluklar, uzun süreli hedefleri sürdürebilme, baÅŸkalarının haklarına saygı gösterme, iliÅŸkileri sürdürebilme, engellenme karşı tahammül edebilmede güçlükler yaÅŸandığı bilinmektedir. Sadece anne babanın çocuÄŸa karşı davranışları deÄŸil, aile üyelerinin her biri birbirlerine olan yaklaşım ve davranışlarıyla çocuÄŸa model oluÅŸturmaktadır.
Sınırsız Çocuk GeleceÄŸin HerÅŸeye Hak Gören YetÅŸinkini Oluyor…
ÇocukluÄŸunda yeteri kadar sınırlandırılmamış, aşırı izin verici ailelerde büyümüÅŸ olan çocuklar doÄŸal olarak kendi sınırının nerede bittiÄŸini, baÅŸkalarının sınırlarının nerede baÅŸladığını bilmekte, anlamakta güçlük çekerler. Böyle bir çocuÄŸun istediÄŸi birçok ÅŸey ailesi tarafından yerine getirilmiÅŸtir. Çocuk genellikle ”HAYIR” kelimesi ile çok az karşılaşır yani gerek davranışsal gerekse duygusal olarak kendini denetleneme gereksinimi hissetmez. Gerçekçi sınırların olmamasının yanı sıra aileden gelen açık ya da örtük mesajlar çocuÄŸun özel ve üstün biri olduÄŸunu yönünde olabilir. Bu tarz bir aile atmosferinde bir çocuk büyüdüÄŸünde kendisini diÄŸer insanlardan üstün biri olarak görebilmektedir. Bir yetiÅŸkin olarak ; diÄŸer insanların uyduÄŸu kurallara uymak zorunda olmadığı hissini güçlü bir ÅŸekilde yaÅŸamaktadır. ‘Üstün’ biri olduÄŸu için özel ayrıcalıklara sahip olduÄŸuna inanır. SaÄŸlıklı iliÅŸkilerin olmazsa olmazı karşılıklılık konusunda da güçlük çeken bu kiÅŸiler, iliÅŸkilerinde verici deÄŸil, sürekli alıcı olmak isterler. DiÄŸerlerine yönelik istek ve beklentileri karşılanmadığı durumlarda ise yoÄŸun bir engellenmiÅŸlik ve öfke hissederler. Bu öfke, yaÅŸamda engellenme ile nadir karşılaÅŸmış bir çocuÄŸun bir yetiÅŸkin olarak hak görücü olmasıyla sonuçlanmaktadır çoÄŸu zaman. Ancak hayat genellikle engellenmeye alışkın olmayan bu çocuÄŸun karşısına kaçınılmaz duvarlar, engeller, sınırlar çıkarır. Gerçekçi sınırlar konusundaki eksiklikler gençlik ve yetiÅŸkinlik döneminde beraberinde birçok mesleki, akademik, iliÅŸkisel, psikolojik hatta saÄŸlıkla baÄŸlantılı sorunlara sebebiyet verebilmektedir.
Çocuklara Gerçekçi Sınırlar Nasıl Koyulur…
- ÇocuÄŸun yaşı, geliÅŸimsel düzeyine uygun sınırlar koyun (ÖrneÄŸin 4 yaşındaki çocuÄŸunuzu misafirlikte sıkılıp sessizce oturmadığı için uyarmanız yaşına uygun deÄŸildir).
- Öncelikle kendi davranışlarınızla çocuÄŸa saÄŸlıklı bir model olun (ÖrneÄŸin; ÅŸiddetin olduÄŸu bir ailede çocuktan kardeÅŸine vurmamasını söylemek hiçbir iÅŸe yaramaz..)
- Sınırları, kuralları anlatırken ve uygularken anne babanın benzer tutumlarda bulunması önemli.. (İyi polis kötü polis oynamayın)
- Sınırların net çizilmesi ve anlatılması önemli. Neyin yapılmaması konusunda kararlı ve tutarlı davranın.
- Katı, acımasız, cezalandırıcı tutumlardan kaçının (Dayak, hakaret, tehdit, küsme gibi)
- ÇocuÄŸun sorun çözme becerilerini geliÅŸtiren bir yaklaşım benimseyin
- Sınır konulan davranışları açıklamanın yanı sıra neyi istediÄŸinizi de söyleyin.
- ÇocuÄŸun olumlu davranışlarını övün.
- Sınırlarınızın bir boks ringinin halatları gibi olmasına özen gösterin (Ne aşırı katı ne de aşırı izin verici, belirli sınırları koruyan ve esneyebilen ÅŸekilde)
- ÇocuÄŸunuza bir birey olarak saygı gösterin. İhtiyaç ve duygularıyla empati kurun, sınır koymak reddetmek deÄŸildir. Aynı ÅŸekilde anlamak onaylamak anlamına gelmez. ÇocuÄŸunuza hem sınır koyup hem de anlayışlı olabilirsiniz.
- ÜSTESİNDEN GELEMEDİĞİNİZ DURUMLARDA MUTLAKA BİR UZMAN DESTEĞİ ALIN (KLİNİK PSİKOLOG, PSİKİYATRİST)
Uzman Klinik Psikolog Onur ARSEL